Tereke, kişilerin öldükten sonra geride bıraktığı maddi mal varlıkları ile borçların bütünüdür. Diğer bir deyişle ölen kişinin mirasıdır. Bu anlamda tereke para, araç, alacak hakkı, işletme, gayrimenkul gibi maddi mal varlığı değerlerinin tümünü kapsar. Ancak, doğrudan ölenin şahsına bağlı hak ve alacakların terekeye dâhil edilebilmesi mümkün değildir. Örneğin;

  • Nafaka alacakları
  • Manevi tazminat alacağı
  • İntifa Hakkı
  • Oturma Hakkı

Miras (tereke), ölüm ile açılır. Miras sebebi ile hak talep edebilecek olan kişilerin öncelikle ölümü ispat etmeleri gerekir. Ölümün ispatı ise nüfus sicilindeki kayıtlar vasıtası ile yapılır. Bu sebeple öncelikle her ölüm olayının Nüfus Müdürlüğü'ne bildirilmesi gerekir.

Ölümle birlikte miras açılır ve kimlerin mirasçı olacağı belli olur. Kişilerin altsoyu (çocukları, torunları vs.), sağ kalan eşi, anne babası, anne babasının alt soyu (kardeşleri, yeğenleri vs.), büyükanne büyükbabaları, amca, dayı, hala ve teyzeler ve en nihayetinde Devlet; Medeni Kanun'da öngörülen usul ve sıra ile yasal mirasçı olabilirler. Tabi bu kişilerin mirasçı olabilmeleri için her şeyden önce;

  • Sağ olmaları
  • Mirastan feragat etmemiş olmaları
  • Mirastan men edilmiş olmamaları
  • Miras bırakanın ölümüne sebep olma gibi mirastan yoksunluk sebeplerinden birine sahip olmamaları gerekmektedir

Terekenin tespiti davası iki sebeple açılmaktır;Bunlardan ilki; mirasçıların ölenin ne kadar malvarlığı olduğunu tam olarak bilememesi sebebiyledir. Mirasçıların, Tapu Sicil Müdürlükleri vasıtası ile miras bırakanın gayrimenkullerine ilişkin bilgiye erişebilmeleri mümkünse de miras bırakanın borçlarına ilişkin kapsamlı bir bilgiye erişmek her zaman mümkün olmayabilir.

Tereke Tespiti Davası: Amaç ve Hukuki Süreç

Mirasçılar mirası kabul etmenin kendilerini zarara sokup sokmayacağı noktasında emin olamazlar ve mirası reddetmek için 3 ay yasal süre içerisinde bu kararı vermeleri gerekir. Bu gibi durumlar için Kanunumuz mirasçıların menfaatini korumak için mirasçılara terekenin defterinin tutulmasını talep etme hakkı tanımıştır. İşte mirasçıların terekenin tespiti (bkz tereke ne demek) amacı ve tereke defteri tutulması sebebi ile açtığı bu tür davalara terekenin tespiti davası denmektedir.

Terekenin tespiti için açılabilecek davaların ikincisi ise, terekenin korunması sebebiyledir. Örneğin tereke mirasçılar arasında paylaştırılana kadar bazı mirasçıların terekeden mal kaçırma durumu söz konusu ise diğer mirasçılar Mahkemeye başvurarak terekenin mühürlenmesini ve tereke defterinin tutulmasını talep edebilir.

Mirasçılardan her biri terekenin tespiti davası açabilir. Davanın açılabilmesi için tek bir mirasçının talepte bulunması yeterlidir. Mirasçıların birlikte hareket etmesine gerek yoktur. Buna karşın vasiyetle lehine belirli bir mal bırakılmış olan kişiler ya da alacaklılar ise bu davayı açamazlar. Terekenin tespitine ilişkin davalar ölenin son yerleşim yerinin bulunduğu yerde bulunan Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılmaktadır.