Haksız Rekabet, hem 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu çerçevesinde hem de 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında düzenlenmektedir. Bu kanunlardaki düzenlemeler sistematik olarak incelendiği vakit kanun koyucunun bahsi geçen kanunlarda konu hakkında farklı sınıflandırmalar yapmış olduğu görülmektedir.
Türk Ticaret Kanunu'nun 54.maddesi bu kısımda yer alan haksız rekabete ilişkin düzenlemelerin amacının bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması olarak belirtmektedir. Buna karşın Borçlar Kanunu'nda yer alan düzenleme sistematik açıdan incelendiği vakit asıl amacının haksız rekabeti oluşturan fiillerin işlenmesi ile ortaya çıkan zararın giderilmesi olduğu görülmektedir.
Türk Ticaret Kanunu'nun 54.maddesi tarafından düzenlenmiş olan haksız rekabetin koşulları şunlardır:
Haksız rekabet teşkil eden haller Türk Ticaret Kanunu 55.madde hükmünde örnekleme yoluyla sayılmaktadır. Bundan dolayı haksız rekabet teşkil eden haller bunlarla sınırlı değildir. Buna göre ilgili hükümde sayılan başlıca haksız rekabet halleri şunlardır.
Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, mesleki itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse;
Haksız rekabet davasının, müşteriler tarafından açılması halinde, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhası talebinde bulunulamamaktadır.
Ticaret ve sanayi odaları, esnaf odaları, borsalar ve tüzüklerine göre üyelerinin ekonomik menfaatlerini korumaya yetkili bulunan diğer mesleki ve ekonomik birlikler ile tüzüklerine göre tüketicilerin ekonomik menfaatlerini koruyan sivil toplum kuruluşlarıyla kamusal nitelikteki kurumlar haksız rekabete dayalı tazminat davalarını açamamaktadır. Ancak bu tüzel kişiler diğer davaları açabilmektedirler.